• Turkish
  • English
  • German
  • Google ÇeviriÇeviri tarafından desteklenmektedir
    Google ÇeviriÇeviri tarafından desteklenmektedir

Ne aramıştınız?

Hayatta neye inanıyorsanız, gerçekliğinizi de ona göre şekillendirirsiniz. Bugüne kadar size yüklenen her anlayış, fikir, seyir ve model; yani size yüklenmiş olan programlarını, yaşadıklarınızı ve yaşayacaklarınızı belirler.  

Kendimize baktığımızda bizler hayatımızda nelere inanmışızdır?

Örneğin; Brezilya’da çok küçük yaşta bir çocuğun bacağı bir timsah tarafından koparılır. Zamanla o bacak yavaş yavaş uzamaya başlar ve sonunda normal bir bacak hâline gelir. Çünkü o çocuğun seyrettiği doğanın içerisinde kertenkelelerin kopan kuyrukları uzamaktadır ve çocuk bunu görür, buna inanır, dolayısıyla da inandığını gerçekleştirir.

Kendimize baktığımızda bizler hayatımızda nelere inanmışızdır?

Seyrettiklerimize, öğrendiklerimize, bize empoze edilenlere, inandırılanlara, alıp da kabul ettiklerimize... Peki tüm bu alıp kabul ettiklerimizi, inandırıldıklarımızı, tüm bu inanç kalıplarını alıp bir kenara koyabilme gücümüz olsa ve hayata yeniden bakıp her şeyi sıfırdan bir daha inşa ederek adım atıyor olsak acaba hayatlarımız nasıl olurdu?

Hayatla hatta ölüm ötesi ilgili her birimizin çeşitli inançları vardır ve bizler bu inançları beden ötesine de taşımaktayızdır. Kafasının içerisinde bir cehennem, bir ateş, bir lav olan bir kimsenin beden ötesinde yaşayacağı da bu olur. Bununla beraber bir Eskimo için bu durum kendine göre şekillenirken başka bir ülkede yaşayan bir kimse için taşıyacağı şey de korktuğu ya da kaçındığı şey olarak değişkenlik gösterebilir.

Hayatınıza şimdiye kadar çektiğiniz korkular, aslında sizin şimdiye kadarki inanç kalıplarınızdı. Bu kalıplar, tıpkı kendi kendini tekrar eden bir yazılım, bir hayat programı gibi, insanın karşısına çıkabilmektedir.

Örneğin fakir bir ailede, ekonomik zorluklar içerisinde büyüyen bir kişi, bu döngüyü kıramadığı sürece yaşamı boyunca aynı yokluk hissini tekrar edebilir. Hatta büyük bir para kazansa, kendisine bir milli piyango çıkmış olsa dahi, kendi anne ve babasından gördüğü hayatı, kaderi veya durumu tekrar edebilmektedir. Aynı şekilde ekonomik durumu iyi olan bir aileden gelmiş bir kimse de hayatına daha iyi devam edebilmektedir. Bu, genel olan bakış açısıdır.

Öte yandan bolluk içinde olan bir kişi, bulunduğu aile içerisinde kendisini duygusal, zihinsel ruhsal ya da farklı bir alanda iflas ettirmiş ise ekonomide de bunun tekrarını deneyimleyebilir ve bu durum, onun ekonomik döngüsünü de etkileyebilir ya da zor şartlardan gelen bir birey bu döngüyü farkındalık ile kırmayı başarabilir. Bizler bu döngüyü kıran kişileri bilim insanları, topluma fayda sağlayan öncüler olarak görebilmekteyiz. Çünkü onlar mevcut inanç sistemlerini görenler, fark etmiş ve onu dönüştürmeyi seçenlerdir.

İnanç sistemlerini kırmak mümkündür. Gerçek şifa, mevcut inancını görüp, okuyup bunun üzerine çıkabilmeye iman edebilmektir. Bu hak, her birimize verilmiş, bu yetki her birimizde mevcuttur.

Sevgilerimle…